Yeni Papua Gine'de dünyadan tamamen izole olmuş Fore halkı yaşamaktadır. Bu halk gelenekleri gereği ölen kabile üyelerini yemekteydi. Bu davranış kabile için bir çeşit cenaze töreni niteliğindeydi. Erkekler ölen kişinin etlerini, kadınlar ve çocuklar ise ölen kişinin beynini yemekteydi. Fakat yıllar içinde kabile üyeleri hastalanıp ölmeye başladı. Kabile ileri gelenleri hastalık için hiçbir çare bulamadı.

1950'lerde Fore halkı ile tanışan bilim adamları bu gizemli hastalığı araştırmaya başladı. Fore halkı bu hastalığa "sarsılmak" anlamına gelen "Kúru" adını vermişti. Bu nedenle hastalık tıp literatürüne Kuru adıyla geçti. Devam eden araştırmalar sonucunda bilim adamları ölümlerin prion adı verilen bir protein ile bağlantılı olduğunu buldu.

Prion proteini hücre memranlarında bulunan bir proteindir. Ne işe yaradığı tam olarak kesinlik kazanmasa da kök hücrelerin yenilenmesinde, strese karşı vücudu korumada ve geçmişte olan olayları hatırlamada görev yaptığı düşünülmektedir. Şu ana kadar proteinin 2 farklı formu bulunmuştur. Bu formlardan biri Kuru hastalığına neden olan prion proteinidir. Hastalığa neden olan prion proteini normal şartlarda doğada veya vücudumuzda bulunmaz. Fakat insan eti tüketildiğinde vücuda alınan normal prion proteininin şekli değişir ve Kuru hastalığına neden olan prion proteinine dönüşür.

Yutkunma güçlüğü nedeniyle Kuru hastası yetersiz beslenerek zayıf düşer. Hastalık nihayetinde ölüm ile sonuçlanır.

Dahası Kuru hastalığının kuluçlama süresi 5 ile 50 yıl arasında olmaktadır. Yani hastalık insan eti tükettikten 5 yıl sonra da ortaya çıkabilir, 50 yıl sonra da...

Fore halkı 1960'larda ölen kabile üyelerini yemeyi bırakmıştır. 2009 yılında kabilede artık Kuru hastalığının olmadığı bildirilmiştir.

Prion proteini nedeniyle insanlar yamyamlık yapamaz. Yamyam insanlar çok kötü semptomlara sahip Kuru hastalığı nedeniyle ölür.